99

Prof. Dr. Pergin Atilla: “Bakanlık, Türkiye’de 528 histoloji embriyoloji uzmanı kapasitesi belirlemiş. Biz kendi çalışmalarımızda 528 rakamına ulaşamadık. 277 ile 482 arasında değerlerimizi değişti.

Türk Tabipleri Birliği İstanbul Tabip Odası tarafından 28. Tıpta Uzmanlık Eğitimi Kurultayına katılan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Pergin Atilla, temel tıp bilimlerinde uzmanlık eğitiminde kontenjan belirleme kriterleri konulu bir sunum yaptı ve şöyle konuştu:

“Sağlık hizmet sunumunda doğrudan yer alan bilim dalları tıbbi biyokimya tıbbi mikrobiyoloji ve histolojik embriyolojidir. Ancak fizyoloji ve anatominin de temel bilimlerdeki hizmet sunucu yönlerinin daha ön plana çıkarılması gerekmektedir. Uzman hekim gereksinimi ve TUS kontenjanları belirlenirken bu nokta dikkate alınmalıdır. TUS kontenjan sayılarının neye göre belirlendiği belli değil; öğretim üyesi sayısına göre mi belli bir oran veriyorlar? Hayır. Neye göre kapasite belirliyorlar? Bu belli değil. Biyokimya ve mikrobiyoloji için kontenjanlar üniversitelerden istenirken (numune sayısı, yapılan tetkik sayısı) histoloji alanı için hiçbir şey istenmiyor; sadece uzmanlık öğrencisi ve öğretim üyesi sayısı ve bitirme süreleri isteniyor. 

Temel birimlerde herkes tıpta uzmanlık eğitimi vermeye yetkin mi? Temel birimlerde hem hekim olan hem de hekim olmayan hocalarımız var.

Çok Sayıda Belirsizlik Var

Prof. Dr. Pergin Atilla: “Tıbbi mikrobiyoloji anabilim dalında en az biri doçent unvanına sahip en az üç eğitici bulunmalıdır. Ancak programda bir profesör ve bir doçent varsa asgari standart karşılanmış sayılır. Eğitime kabul edilecek uzmanlık öğrencisi sayısı ise her eğitici başına üç uzmanlık öğrencisini geçmemelidir”

TUKMOS ÇEP’lerde asgari eğitici koşulları, fiziksel koşullar ve bu koşullarda eğitim verebilecek öğrenci sayılarında belirsizlikler var.

TUKMOS çekirdek eğitim programlarına göre, anatomi anabilim dalında kaç eğitici olacağı belirtilmiyor ancak eğitici başına en fazla iki uzmanlık öğrencisi öneriliyor. Fizyoloji anabilim dalında kaç öğrenci olması gerektiği belirtilmiyor ancak biri doçent ünvanına sahip 2 kişi deniliyor. Ben TUKMOS’ta yıllardır görev yapıyorum ve eğitici sayımızın üçten ikiye indirildiğini şaşkınlıkla gördüm. Buna ek olarak fiziksel koşullarımız da değiştirilerek sadece ‘bir araştırma mikroskobu bulundurulması’ ifadesi eklenmiş. Bunlar da tabii ki ciddi sorunlara yol açıyor.

İdeal Koşullar Neler?

Prof. Dr. Pergin Atilla: “Sağlık hizmet sunumunda doğrudan yer alan bilim dalları tıbbi biyokimya, tıbbi mikrobiyoloji, histolojik embriyolojidir. Ancak fizyoloji ve anatominin de temel bilimlerdeki hizmet sunucu yönlerinin daha ön plana çıkarılması gerekmektedir”

İdeal koşullara dönecek olursak; tıbbi mikrobiyoloji anabilim dalında en az biri doçent unvanına sahip en az üç eğitici bulunmalıdır. Ancak programda bir profesör ve bir doçent varsa asgari standart karşılanmış sayılır. Eğitime kabul edilecek uzmanlık öğrencisi sayısı ise her eğitici başına üç uzmanlık öğrencisini geçmemelidir. 

Tıbbi biyokimya anabilim dalında bir eğiticiye en fazla dört uzmanlık öğrencisi düşmelidir. Üniversiteler tıpta uzmanlık eğitimi almış biri profesör veya doçent olmak üzere asgari üç yıllık uzman olan en az iki öğretim üyesi almalıdır. Eğitim araştırma hastaneleri tıpta uzmanlık eğitimi almış en az iki eğitim görevlisi istihdam etmelidir. 

Anabilim dallarının kapasiteleri hesaplarken öğretim üyesi başına düşen uzmanlık öğrenci sayısını hesaplamaya çalıştık; profesör ve doçentler için iki veya üç öğrenci verilebilir; en az bir yılı tamamlamış doktor öğretim üyesi eğiticilere de bir veya iki uzmanlık öğrencisi verilebilir.

Anabilim Dalları Arasında Çok Farklılıklar Var

Prof. Dr. Pergin Atilla: “En büyük sorun temel bilimlerde sadece öğretim üyesi sayısının dikkate alınması. Oysa nitelik de dikkate alınmalıdır”

2022 TUS 2. dönem kontenjanlarına bakacak olursak anabilim dalları arasında çok farklılıklar var. Bir anabilim dalında eğitici başına 2 buçuk öğrenci planlanırken diğerinde 4 kimisinde 1,8 veya 1,4 öğrenci oluyor. Belirsiz. Bakanlık, Türkiye’de 528 histoloji embriyoloji uzmanı kapasitesi belirlemiş. Biz kendi çalışmalarımızda 528 rakamına ulaşamadık. 277 ile 482 arasında değerlerimizi değişti. En büyük sorun temel bilimlerde öğretim üyesi sayısının dikkate alınması. Oysa nitelik de dikkate alınmalıdır.

Sonuç olarak, bilim alanlarına özgü kriterler belirlenirken eğiticilerle ilgili sayısal koşullar yanı sıra niteliksel değerlendirme kriterleri ve her sınav döneminde kurumların en az kaç kadro istemesi gerektiği belirlenmelidir. Eğitim kurumlarının takibi yapılmalıdır; başlayan, ayrılan uzmanlık öğrenci sayıları bilinmelidir.”