Türk Tabipleri Birliği Pandemi Çalışma Grubu, COVID-19 pandemisi 18 ay değerlendirme raporunu yayımlandı. Son derece kapsamlı hazırlanan raporda pandeminin sağlık, ekonomik, kültürel, ekolojik, sosyal ve diğer yönlerden etkileri ele alındı.

Birçok çalışmada ortaya çıkan sonuçlardan biri de, COVID-19’un sosyoekonomik düzeyi düşük bölgelerde daha yaygın seyrettiği… Dolayısıyla aşılama oranları da bölgesel ve sosyoekonomik düzeye göre farklılıklar gösteriyor.

İki doz aşıyı yaptıranlar yüksek gelirli ülkelerde nüfusun %45,4’üne ulaşmış iken, düşük gelirli ülkelerde %2,3 gibi kabul edilemez düzeyde. Salgının kontrol edilmesinde iki doz aşı yapılan nüfus oranı için daha önce %70 eşiği öngörülüyorken Delta varyantının yüksek bulaşıcılığı nedeniyle bu oranın artık %85’in üzerinde olması gerektiği kabul edilmekte, ancak bu hedefe ulaşılması tüm coğrafyalarda mümkün olamayacaktır.

Ülkemizde de pandeminin sınıfsal sonucunu, TTB raporunda, aile hekimlerinin COVID-19 izlem listelerinde görmek mümkün; COVID-19 geçiren kişi sayısı salgının ana merkezlerinden olan İstanbul’un sosyoekonomik düzeyi düşük mahallelerinde, sosyoekonomik düzeyi yüksek mahallelerinden üç kata yakın daha fazla görülüyor!

Aşılama oranlarındaki farklılıklar da bu eşitsizliğe işaret ediyor. COVID aşılama oranı düşük olan bölgeler ile 65 yaşına gelmeden hayatını kaybeden kişi oranlarının yüksek olduğu iller arasında da bu benzerlik var. TUİK 2017 ölüm verilerine göre Mardin, Diyarbakır, Bitlis, Batman, Ağrı, Van, Muş, Şanlıurfa, Şırnak ve Hakkari’de 65 yaş üzerine gelmeden hayatını kaybedenlerin oranı %40 ve üzerinde. 2021 yılında bu iller iki doz aşılamanın en düşük olduğu iller arasında da yer almaktadır.

Ege ve Marmara bölgesinde COVID-19 aşılanma oranları daha hızlı yükselirken, Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesinde aşılanma oranları daha düşük seyrediyor. Halen Sağlık Bakanlığı tarafından günlük olarak verilen 18 yaş üzeri popülasyonda birinci doz aşılama oranları içinde bu bölgelerde aşılanma oranlarının daha geriden geldiği görülüyor. Güneydoğun ve Doğu Anadolu bölgesindeki aşılanma oranlarındaki düşüklük COVID-19 aşı kararsızlığının bu bölgelerde daha yüksek olduğunun bir göstergesi olabilir.

Pandeminin istatistiğine ilişkin elimizde detaylı veriler maalesef mevcut değil! TTB’nin ifade ettiği gibi, salgın sürecinin başarısında fazladan ölüm sayıları ana belirleyici… Ölüm verilerini eksik açıklamak ciddi bir halk sağlığı sorunu. TTB’nin yaptığı çalışmaya göre, Nüfusun %42’sinin yaşadığı 20 ilde; belediye, e-devlet, TÜİK ve diğer resmi yollardan elde edilen tüm veriler analiz edildiğinde; 2020 yılında, son üç yılın ortalamasına göre 48 bin fazladan ölüm gerçekleşmiştir. Bu, Türkiye’nin tamamı için 114.000 fazladan ölüm demektir.

TTB, sayıların netleşmesi için TÜİK’e ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerinin derhal açıklanması çağrısında bulundu.