Johnson & Johnson MedTech Türkiye Genel Müdürü Ceylan Yokuş, klinikiletişim’in sorularını yanıtladı.

0c93ca99 e4b4 4745 b0c7 ebfcebf5d140
Ceylan Yokuş

“TIBBİ CİHAZ SEKTÖRÜ YÜKSEK BÜYÜME HIZI İLE EKONOMİLERİN DİNAMİK SEKTÖRLERİNDEN BİRİ OLARAK KONUMLANIYOR. PAZAR BÜYÜME HIZI DA YÜKSEK OLDUĞUNDAN, PAZAR TRENDLERİNDE ORTALAMANIN ÜZERİNDE BİR PERFORMANS SERGİLİYOR, DOLAYISIYLA EKONOMİYE DİNAMİZM GETİRİYOR”

Kendinizden ve kariyer yolculuğunuzdan kısaca bahseder misiniz?

1982 Antalya doğumluyum. Lise öğrenimini Antalya’da tamamladıktan sonra üniversite öğrenimime Boğaziçi Üniversitesi Kimya Bölümünden devam ettim, ardından da İspanya’da EADA Business School’da yüksek öğrenimimi Uluslararası Pazarlama üzerine yaptım. Hacettepe Tıp kökenli bir anne-babanın çocuğu olarak, her daim cerrahiye ilgim vardı dolayısıyla iş arayışımı medikal cihaz sektöründe yoğunlaştırdım. 2006 yılında Johnson & Johnson Medtech yolculuğuma satış temsilcisi olarak başladım. İlk 5 yıl Türkiye organizasyonunda satış temsilcisi ve ürün müdürü olarak görev yaptıktan sonra, 2011 yılında Avrupa’da Bölge Pazarlama ekibine katıldım. 2013 yılında Türkiye ekibine dönerek önce satış müdürlüğü ardından iş birim direktörlüğü görevlerini üstlendim. Ardından bir 5 yıllık Global Stratejik Pazarlama ve Global R&D tecrübelerim oldu. Bu yolculuğumda sırasıyla Kuzey Kaliforniya, Londra ve Münih’te yasadım; Robotik Cerrahi ve Dijital Cerrahi üzerine farklı görevler üstlendim. Dünyanın farklı yerinden insanlarla çalıştım, hayatımın her döneminde hatırlayacağım paha biçilmez tecrübeler edindim.

“GÖREVE GELİŞİM İLE BENİM İÇİN ÇOK HEYECAN VERİCİ BİR DÖNÜŞÜM BAŞLIYOR; HEKİMLERİMİZ, SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZ VE HASTALARIMIZ İÇİN DAHA FAZLA ETKİ YARATAN BİR KONUMA YÜKSELMEK İÇİN TÜM EKİP VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞARAK, ENDÜSTRİDE BAŞARI HİKAYELERİ YAZMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Göreve gelişiniz ile önümüzdeki dönem içerisinde hayata geçirmeyi planladığınız plan ve projeler nelerdir? Johnson &Johnson’a katmayı hedeflediğiniz değerler neler olacak?

Hepimizin bildiği üzere son yıllarda Türkiye, sağlık sektöründe en önde gelen ülkeler arasında yer alıyor ve yurt dışından da çok sayıda kişi tedavi amaçlı ülkemize geliyor; alanında yetkin hekimlerimiz ve endüstriye hizmet veren teknolojiler sayesinde insanlar sağlığına kavuşuyor. Bu anlamda Johnson & Johnson MedTech Türkiye organizasyonu olarak bizler de ülkemizde sağlık sektöründe her gün daha çok insanın hayatına dokunacak çözümler geliştiriyor ve bununla gurur duyuyoruz. Önümüzde çok hedef var, teknolojilerimizin hastalara erişimi ve hastalarımızın sağlıklarına kavuşması bizim için her şeyden değerli. Göreve gelişim ile benim için çok heyecan verici bir dönüşüm başlıyor, Türkiye’nin sağlıklı geleceğine katkıda bulunmak için şirketimizi; hekimlerimiz, sağlık çalışanlarımız ve hastalarımız için daha fazla etki yaratan bir konuma getirmek için tüm ekip var gücümüzle çalışarak, endüstride başarı hikayeleri yazmaya devam edeceğiz.

image001

“ENDÜSTRİDE AKTİF OLMAK, POLİTİKALARI ŞEKİLLENDİRMEDE TAKİPÇİ OLMAK, PAYDAŞLARIMIZ İLE İÇ İÇE OLMAK BAŞLICA STRATEJİLERİMİZ ARASINDA. YÖNETİM EKİBİMİZ İLE KAMU İLETİŞİMİNİ ÇOK ÖNEMSİYOR VE ÖNCELİKLENDİRİYORUZ. ENDÜSTRİDE ÇOK ÖNEMLİ ROL OYNAYAN, PROAKTİF KATKI SAĞLAYAN PAYDAŞLARIMIZ İLE ÇALIŞMAYA DEVAM EDEREK SEKTÖRÜN ŞEKİLLENMESİNDE OYUNCU OLMAYI ÖNEMSİYORUZ”

Johnson &Johnson MedTech olarak Türkiye için hedef ve stratejileriniz nelerdir?

Katlanarak artan bir hızla ve sürekli olarak değişen düzen, hepimizi de gereken değişikliklere uymaya zorluyor. Firma ve oluşumlar, uyum ve hayatta kalabilmek için, hem çevre değişikliklerini önceden tahmin etmek, hem de güçlü bir rekabet ortamında üstünlük sağlamak durumunda. Bana göre bir şirketin kültürü, kişilerin felsefesi, dünya görüşü, bakış açısı ile çok iç içedir. Şirketimizin kültürünü etkileyen en önemli nokta bana göre çalışanlarımız; onların nitelikleri, çalışkanlıkları ve iş birlikleridir. Geçtiğimiz yıl bu sayede gösterdiğimiz başarılar için bu sene de en başta hevesimiz aynı şekilde devam edecek, ben de bu anlamda elimden geldiğince ekibimizi desteklemeye gayret edeceğim. Ekiplerimiz ile omuz omuza çalışarak, en önemli öncelik olan ülke hastalarımıza en yeni ve yüksek teknolojiler ile çözüm oluşturmaya devam edeceğiz. Endüstride aktif olmak, politikaları şekillendirmede takipçi olmak, paydaşlarımız ile iç içe olmak önemli noktalardan bir diğeri. Yönetim ekibimiz ile kamu iletişimini çok önemsiyor ve önceliklendiriyoruz. Endüstride çok önemli rol oynayan proaktif katkı sağlayan paydaşlarımız ile çalışmaya devam etmek çok önemli, bu anlamda sektörün şekillenmesinde oyuncu olmayı önemsiyoruz.

Bir süredir yurt dışında görev yapan bir Türk iş kadını olarak uluslararası bir üretici markası olarak Türkiye ‘Tıbbi Cihaz’ endüstrisinde faaliyet göstermenin avantajlı, dezavantajlı noktaları, fırsat ve gelişim alanlarını nasıl değerlendirirsiniz, önerileriniz neler olabilir?

Küresel ekonomideki gelişmelere bakıldığı zaman ‘Tıbbi Cihaz’ sektörü çok ciddi büyüme gösteren alanlardan birisi olarak karşımıza çıkmış, teknolojik gelişmeler, teşhis ve tedavi hizmetlerinin sunum şeklini ve kalitesini önemli ölçüde etkilemiş ve sağlık endüstrisini yeniden şekillendirmiştir. Son dönemdeki medikal gelişmeler teşhis, tedavi ve rehabilitasyon amaçlı çok sayıda cihazın geliştirilmesini ve kullanıma sunulmasını mümkün kılmış ve bu destekle belirli hastalıkların tedavisinde önemli başarılar sağlanmıştır. Tıbbi cihaz denildiğinde çok fazla tür ve bunların alt gruplarından bahsetmiş oluyoruz. Sahip oldukları oldukça geniş ürün yelpazesi nedeniyle de tıbbi cihazların tanımı gibi sınıflandırılmalarında da farklı uygulama ve sistemler mevcuttur. Tıbbi Cihaz sektörü yüksek büyüme hızı ile ekonomilerin dinamik sektörlerinden biri, pazar büyüme hızı da yüksek olduğundan, pazar trendlerinde ortalamanın üzerinde bir performans sergilemektedir ve bu nedenle ekonomiye dinamizm getirir. Bir süredir yurt dışında görev yapan bir Türk kadını olarak ülkemizdeki sektör gelişmelerini özlemle takip etmiştim. Şimdi aynı heyecan ile ülke ve sektörüme katkı sağlamaya devam etmek beni oldukça heyecanlandırıyor.

“BEN OFİSİNDE OTURAN BİR LİDER DEĞİLİM, HİÇBİR ZAMAN OLMADIM. BU YÜZDEN HAFTANIN YARISINI EKİBİMİZLE BİRLİKTE SAHADA MÜŞTERİLERİMİZİ ZİYARET EDEREK, GERİ BİLDİRİMLERİNİ ALARAK; DİĞER YARISINI İSE OFİSTE TOPLANTILAR VE BİREBİR GÖRÜŞMELER YAPARAK PLANLIYORUM. BENİM EN BÜYÜK MOTİVASYON KAYNAĞIM İNSANDIR”

Rutin bir iş gününün veya çalışma haftanız nasıl geçiyor? Çalışma hayatınızda beslendiğiniz, size iyi gelen motivasyon kaynaklarınız nelerdir?

Göreve 1 Mayıs itibariyle başladığımdan ajandam oldukça yoğun bu sıra ancak bu çok heyecanlı ve mutlu bir yoğunluk. Ben ofisinde oturan bir lider değilim, hiçbir zaman olmadım. Bu yüzden haftanın yarısını ekibimizle birlikte sahada müşterilerimizi ziyaret ederek, geri bildirimlerini alarak; diğer yarısını ise ofiste toplantılar ve birebir görüşmeler yaparak planlıyorum. Benim en büyük motivasyon kaynağım insan. Bu gerek tedavi süreçlerine ürünlerimizle destek olduğumuzu bildiğimiz hastalar gerek ürünlerimize güvenen müşterilerimiz gerekse kendi iç ekibimiz. İnsanlarla bir arada olmak, onları dinlemek, onlarla başarıları, zorlukları paylaşmak ve yine omuz omuza Credo’muz (Andımız) rehberliğinde misyonumuz için savaşmak en büyük enerji kaynağım.

Johnson & Johnson MedTech Türkiye organizasyonu olarak deprem sürecinde ülkece geçirdiğimiz zor günlerde yaklaşımınız ve aksiyonlarınız nelerdi? Çalışanlarınız açısından ve sektör paydaşı olarak endüstride süreç yönetiminden biraz bahseder misiniz?

Ülkemizi derinden üzen deprem felaketi sebebiyle firmamız uluslararası sivil toplum kuruluşlarının afet yardımı çabalarını desteklemek için 1 milyon dolar katkı sağladı. Aynı zamanda termal battaniye, hijyen ürünleri, ameliyat iplikleri, yara örtüleri ve diğer tıbbi ürünler dahil olmak üzere acil ihtiyaç duyulan diğer malzeme bağışları da tarafımızca gerçekleştirildi. Paralel olarak, felaketten etkilenen şirket çalışanlarımız ile ailelerine geçici konaklama ve ulaşım ile her türlü desteği sağlamaya çalıştık, organizasyonumuz için çalışanımız ve ülke vatandaşlarımız çok kıymetli.

Sağlık sektöründe çalışma hayali kuran gençlere, kariyer yolculukları, meslek seçimleri ve iş hayatı açısından öneri ve mesajlarınız nelerdir?

Ben kendi yolculuğumdan yola çıkarak, genç arkadaşlarıma, ‘hayal kurmaktan kaçınmayın ve devamında mutlaka hayalinizi – o anda ne kadar ütopik görünürse görünsün – bir plan etrafında kurgulayın’ derim. Ne istediğini bilip, onu elde etmek için gereken çalışmayı iyi niyetle ve yapıcı tavırla yılmadan ortaya koyanın başaramama gibi bir olasılığı olamaz. Sağlık sektöründe çalışmak gurur verici; biliyorsunuz ki kullanılan her ürünle bir yerlerde birilerinin sağlığına kavuşup sevdikleriyle daha fazla zaman geçirmesine destek oluyorsunuz. Bunun verdiği mutluluk paha biçilemez.